Robert Boyle Hayatı
Robert Boyle İrlanda’nın Lismore kasabasında 25 Ocak 1627 yılında aristokrat bir ailede doğdu. Babası Richard Boyle’dir. Ticaret zekâsının getirisi olarak oldukça fazla mala ve paraya sahip olur. Kazandığı mallara İngiltere kraliçesi aynı zamanda İrlanda kraliçesi olan Elizabeth tarafından ordusu, İrlandalı soylular ve halk tarafından gasp edilmiştir. Annesi Chaterine Fenton, zengin İngiliz ailesinin yanında İrlanda’da dünyaya gelmiştir. Robert ailenin 14. Çocuğuydu ve İrlandalı bir ailenin yanına gönderilerek orda yaşamaya başlamıştı. Annesini 2 yaşındayken kaybetti. Çok küçük yaşlarda Latince, yunanca ve Fransızca konuşabilen Boyle, dokuz yaşındayken Eton kolejine başlamıştır. Üç yıllık eğitim sonrasında öğretmeniyle Cenevre’ye giderek iki sene daha eğitim gördü. 1641 yılında Floransa’ya gitti ve Galilei’nin çalışmalarıyla ilgilenmeye başladı. Galilei’nin bu süreçte hayatını kaybedince beraber çalışma hayalide bitmiş oldu. 1645 yılında tekrar ailenin yanına döndü. Babası rahatsızlanınca İrlanda’daki tüm mülkünü Robert Boyle’ye bırakmıştır.1660 yılında, en eski bilim topluluğundan olan Royal Society’nin kurucu üyelerinden biriydi aynı zamanda. 1668 yılında 41 yaşında olan ablasının yanına Londra’ya taşınmıştır. Kız kardeşinin evinde laboratuar hazırlayarak bilimsel çalışmalarına devam etmiştir. Boyle’nin kız kardeşi Katherina da kendi gibi bir simyagerdi. Londra’da sosyal ve kültürel anlamda önemli bir şahsiyetti. Boyle zengin bir hayata sahip olsa da yaşam tarzında tutumlu ve basit bir hayatı tercih ederek, bilimsel çalışmalarında ve başka insanlara karşı harcamalarında hiçbir şey esirgemezdi. Servetinin büyük ölçüde deneme çalışmalarına ve bilime harcamış ve bundan dolayı da çok mutlu olmuştur. 1654 yılında Boyle çalışmalarına hız vermek için Oxford’a taşınır. Otto Von Guericke’nin hava pompası konusu üzerinde çalışmalara başlar ve çalışmalarını yayınlar. Yayınladığı kitaba yoğu eleştiri alınca, Boyle yasasını çıkarır. Kimya alanında o dönemde ortaya çıkan çıkmazlıklardan kurtaran bilim insanı olarak tanınır. Elementler, bileşikler ve karışımları keşfetmiştir. Bunun akabinde kimyasal analizi keşfetmiştir. Gaz kanunları olarak adlandırılan Boyle yasasını keşfetmiştir.
Boyle yasasıyla beraber manyetik kuvvetlerin vakum içinden geçebileceği gerçeğini ortay koydu. Boyle, Toriçelli’in 1644 yılında gösterilmiş olmasına karşın hava ağırlığının bulunduğunu açıkladı. Bunun yanı sıra Aristo’nun toprak hava su ve ateş unsurlarını reddetti. Paracleus’unda tuz, kükürt ve cıva teorilerini reddetmiştir. Elementlerin tanımına mükemmel bir şekilde ulaşmış olmasına rağmen, doğru elementlerin hala daha ortaya çıkarılamadığını belirtmiştir. Maddelerin hareketinin mekanik yoluyla anlaşılabilen atomların hareketiyle açıklanılabilir olduğuna inanmaktaydı. Sonuç olarak Boyle’nin ortaya koyduğu bu teorinin doğruluğu kanıtlandı. Boyle bir elementin başka bir elemente dönüşebileceğine inanan bir simyager olarak anılmıştır. 1675 yılında sıcaklık ve parçacıklar arasındaki hareket ilişkisini başaralı bir şekilde tanımlamıştır. Robert Boyle, maddenin bir unsur olup olmadığına dair bir deney yöntemi bulamamış ve altın, gümüş ve kükürt gibi birçok maddenin gerçekte bileşikler olduğu tezine varmıştır. Boyle yasası moleküller ve atomların çözümlenmesi noktasında büyük rol oynamıştır. Boyle, kız kardeşi Katherina’nın ölümünün ardından 31 Ocak 1691 senesinde 64 yaşında felç geçir ve ölür. Londra’nın Westminster şehrinde bir kilisede gömülür. Robertbboyle’nin yaşadığı devir büyücülük ve falcılığın oldukça yaygın olduğu bir dönemdi. Geride bırakmış olduğu yaşam, düşünsel, deneyimsel, olgusal ve doğayı anlama noktasında çok büyük katkıları olmuştur. Çağdaş bir dünyanın hayalini kurarak bilme dört elle sarılmıştır. Ölümünden sonra çağdaşları gerçeği soluyan adam şeklinde bir cümleyle Robet Boyle’i kısaca tanımlamışlardır.