Bulgaristan’da genç ve genç kızların satış için potansiyel kocalara satıldığı bir gelin pazarı var. Burası aslında Çingene gelin pazarı olarak biliniyor. Ortodoks Hristiyan Orucunun ilk Cumartesi günü Bulgaristan’ın Stara Zagora/Eski Zağra kasabasında sokaklar oldukça hareketlenir insanlar kendilerini eğlenceyle meşgul bulurlar. Bu, Kalaidzhi (kalaycı – Bulgaristan’daki roman halkı) topluluğunun tüm insanlarının bir araya geldiği ve tüm günü dans, müzik, yemek ve sohbetle ile kutladığı tek Cumartesidir. Bu gelin pazarında ağır makyajlı genç kızlar var. Anneleri de bayram havasında onlara eşlik eder ve çok güzel giyinir. Anneler, büyüdükleri ve toplumlarının geleneklerine uyabildikleri için kızlarıyla çok gurur duyarlar. Bu, Kalaidzhiler topluluğu için çok eski bir gelenektir ve onlar bunu çağlar boyunca tam bir inançla takip etmişlerdir. Kızlar güzel kıyafetler ve altın takılarla süslenmiştir. Kalaidzhiler, başlık parası konusunda karmaşık müzakerelerle uğraşır ve sonunda evlilikleri için anlaşmaya varır.
Yarı Göçebe Roman Grubu: Gelinler
Roman topluluğunun, kaliteli zanaat üretmek, tencere ve kazanları onarmak konusunda en iyisi olduğu söylenebilir bu yüzden bu topluluğa kalaycı (kalaidzhi) ismi verilmiş. Bu grup genellikle köylerdeki diğer gruplardan çok uzakta yaşar. yarı göçebe olan kalaycıların genç kızlarının hiçbir erkek üyeyle görüşmesine izin verilmemektedir. Bu topluluk tarihte 12. ve 14. yüzyıllarda Bulgaristan’a geçtiler. Bulgaristan’da bulunan bu topluluk Bulgaristan toplam nüfusunun %5’inden azına tekabül etmekte ve azınlık statüsünde yer almaktadır. Tam yerleşik hayatta olmamaları, eğitim seviyelerinin düşük kalmasına topluma entegre olamamalarına sebep olmuştur bu da çeşitli problemleri doğurmuştur. Suç oranları, doğum ve ölüm oranları ve işsizlik oranları, maruz kaldıkları sosyal damgalanma ve ayrımcılık nedeniyle nüfusun geri kalanından daha yüksektir. Kız çocukları arasında düzgün bir eğitim yok ve aileler genellikle onları okula göndermemektedirler. Genç kızlar bu tür uygulamalara alışkındır ve bu nedenle eski gelin pazarı geleneğine bağlı kalmaktan mutluluk duyarlar.
Bekaret Konusu ve Gelinin Fiyat Pazarlığı
Genç kızların bekaretleri, kızları satmadan önce Kalaidzhi topluluğu arasında çok önemli bir kriterdir. Kız bakire ise, aile için faydalı olan çok daha yüksek bir fiyata satılır. Ama kız bakire değilse, aileleri kızları için daha düşük bir fiyat alır. Gelin pazarının toplandığı gün kızların erkeklerle buluşmasına izin verilen tek gündür, aksi halde flört etmek yasaktır. Erkekler de toplumlarına ait olmalıdır. Farklı millet ve topluluklara kız verilmemektedir. Topluluk dışında evlilik kesinlikle yasaktır. Genç kızlar çok pazarlıktan sonra erkeklere yaklaşık 7000 ila 15000 dolar arasında satılmakta.
Kalaidzhi topluluğu oldukça gelenekçi ve eski dünyadan kopamamış bir yapıdadır. Kızlar genç yaşta evlendirilmektedir. Eğitim de almamış olan kadın aileye maddi yük olmakta ve bir an evvel evden ayrılarak evleneceği kocasına hizmet etmesi ve bu işlemden de ailenin de maddi kazanç sağlaması gerekiyor. Topluluk kendi arasında kızlarını 16 ila 20 yaşları arasında evlendirmekte çocuk gelin vakaları sıkça yaşanmaktadır. Birçok aile kızlarını erken yaşta koruma altına almakta çalınmasına (eşya gibi) engel olmak için kızlarını okuldan almaktadır. Ortaokul sonrası çoğunluğu okulu bırakmakta evlerine kapanmaktadır. Bu, kadınlar arasında okuma yazma bilmeyenlerin da hayli yüksektir. Yine de geçmişe oranla dijital iletişim araçlarının da yaygınlaşmasıyla azalmaktadır.
Erkeklere satıldıktan sonra Kalaidzhi gelinlerinin rolü
Gelin pazarında evlendirilen kızlar resmi bir işte çalışmamakta gelenksel ev hanımı görevini üstlenmektedirler. Genel olarak kadınlar yemek pişirmek ve temizlik yapmakla meşguller. Kocalarına ücretsiz hizmetçi olarak bilinirler. Çin’den ucuz tencere temin edildiğinden, geleneksel işleri de tehlikededir. Kalaycılıkla uğraşan toplum farklı ticaret alanlarıyla veya inşaatçılık gibi vasıf gerektirmeyen işlere yönelmeye başlamışlardır. Geleneksel çömlek yapımı işi ve kalaycılık artık karlı değil, bu yüzden iş için şantiyelere kayıyorlar. Ekonomik refahları düşük olan toplumda kadının durumu daha kötüdür, genel olarak maddi özgürlüğü olmamakla birlikte eşine mahkumdur. Erkekler bazen onları istismar edebilmektedir. Kendi ailelerinin desteği ve maddi güçleri olmadığı için eşlerinin baskısı altında mutsuz bir yaşam sürebilmektedirler, eşlerinin sözünü dinlemekten verdikleri talimatları yapmaktan başka çareleri bulunmaz. Günümüz medyası bu geleneği gün yüzüne çıkarmış gündeme getirmiş olsa da Bulgar hükümeti gerekli adımları atmamaktadır. Ne kadar gelenekler korunulmaya çalışılsa da ortada bir mağduryet söz konusudur. Kadınlara özgürlük tanınmalı ve kendi kimliklerine sahip olmalıdır. Toplumun olumsuz zincirlerinden çıkıp özgür olmalılar. Bu gelenek sebebiyle oluşan şartlarda kızlar eğitim hayatından mahrum kalmakta gelecekleri sadece eşlerinin kontrolü ve güvencesi altında olmakta.
Sonuç olarak modern dünyanın getirdiği değişim baskısına rağmen mevcut geleneğin ortadan kaldırılması, gelin pazarı uygulamasının sona ermesi çok zaman alacaktır. Süreci hızlandırması için hükümet tarafından da Bulgaristan’da gelin satışı yasa dışı hale getirilmelidir. Devletin süreçte daha aktif bir rol almasına ihtiyaç var.